Hayvan Çiftliği, Stalinizm eleştirisinin alegorik bir biçimde bir edebi metne taşınmasıdır. George Orwell, bu eserinde alegoriyi o kadar güzel kullanmıştır ki bir yanıyla küçük bir çiftlik hikâyesi okursunuz, diğer yanıyla koca bir sistem eleştirisi. Bu ikisi arasında ortaya çıkan bu edebi metin hem düşünmeye hem de hakiki bir masal okumaya yönlendirir insanı.
Roman, Beylik Çiftliği’nde yaşayan hayvanların insanlara karşı ayaklanıp çiftliğin başına geçmeleriyle başlar. İlk baştaki niyetleri elbette kendi aralarında eşit bir düzen oluşturmak, kimsenin sömürüsü altında kalmamaktır. Gelin görün ki, bu öyle zannedildiği kadar kolay olmayacaktır. Yeni düzende tüm hayvanların arasından domuzlar ön plana çıkar ve eşitlik hayalleri, yerini çok daha sömürücü bir yönetime bırakır. Hayvan Çiftliği; okurken düşündüren, düşündürürken keyif veren, üzerine çokça konuşulası, muhteşem bir yetişkin masalı! Rasim Özdenören’in incelikli çevirisiyle okura ulaşıyor!
(Tanıtım Bülteninden)