Bu kara komedide, güzel bir malikanede yaşayan erkekler, çalışma zorunluluğundan kurtulduktan sonra yavaş yavaş bir tür ölümcül tembelliğe teslim olurlar. Baba, fıtığı azınca yatağına yatar ve oradan hiç çıkmaz. Üç oğlundan sadece biri ayrılmak için çok şey yapmak ister ve aslında evin ön eşiğini aynı zamanda hizmetçi olan sevgilisiyle geçer. Ancak çok uzaklaşmadan çok yorulur ve durduğu yerde uyumaya gider. Oğullardan biri, kelimenin tam anlamıyla sürekli uyuyarak hepsini geride bırakır. Komada değildir - sadece çok ama çok tembel ve yorgundur. Bazı eleştirmenler bu filmi keskin hatlarla çizilmiş bir sosyal hiciv olarak değerlendirmiştir.