Mel Columcille Gerard Gibson, 3 Ocak 1956'da Peekskill, New York, ABD'de demiryolu makinisti Hutton Gibson ve Anne Patricia (Reilly) Gibson'ın (Aralık 1990'da öldü) on bir çocuğundan altıncısı olarak dünyaya geldi. Annesi County Longford'dan İrlandalı, Amerika doğumlu babası ise çoğunlukla İrlanda kökenlidir. 1960'ların sonunda Avustralya'ya taşınan Mel ve ailesi, Mel'in babaannesi kontralto opera sanatçısı Eva Mylott'un doğduğu New South Wales'e yerleşti. Liseden sonra Sydney'deki New South Wales Üniversitesi'nde okuyan Mel, geleceğin sinema oyuncuları Judy Davis ve Geoffrey Rush ile birlikte Ulusal Dramatik Sanatlar Enstitüsü'nde sahne aldı. Sonunda, başrollerini Piper Laurie ile paylaştığı Çılgın Max (1979) ve Tim (1979) filmlerinde oynaması için seçildi. Küçük bütçeli Mad Max onu dünya çapında tanıtırken, Tim ona Avustralya Film Enstitüsü'nden (Oscar'a eşdeğer) En İyi Erkek Oyuncu ödülünü kazandırdı. 1981'de Gelibolu'da rol aldı ve bu film ona AFI'dan En İyi Erkek Oyuncu dalında ikinci bir ödül kazandırdı. 1980 yılında Robyn Moore ile evlendi ve yedi çocuğu oldu. 1984'te Anthony Hopkins'le birlikte rol aldığı The Bounty (1984) ile Amerika'daki ilk çıkışını yapan Mel, 1987'de imzası haline gelecek olan Cehennem Silahı (1987) dizisinde "Martin Riggs" karakterini canlandırdı. 1990'da Hamlet'te (1990) ilginç bir başrol üstlendi ve bu film eleştirmenlerden övgü aldı. Daha sevimli Daima Genç (1992) ve biraz rahatsız edici Yüzü Olmayan Adam (1993) filmlerinde de oynadı. 1995 yılında En İyi Film ve En İyi Yönetmen dallarında iki Oscar ödülü kazandığı Cesur Yürek (1995) filmindeki "Sir William Wallace" rolüyle en ünlü rolünü üstlendi ve ardından Vatansever (2000), Fidye (1996) ve Gününü göreceksin (1999) gibi gişe rekorları kıran filmlere imza attı. Bugün Mel, Hollywood'un güç listelerinin yanı sıra En Güzel ve En Seksi listelerinde sürekli zirvede yer alan uluslararası bir süperstar olmaya devam ediyor.