Apollo GT, 1981 yılında komünist ülkeden kaçan bot insanlarından biri olarak Vietnam'dan geldi. Arlington, VA'da dördüncü sınıfa devam eden genç bir sanatçıydı. Key School onun Amerika'daki ilk okuluydu. Sınıf arkadaşlarına ayak uydurabilmek için mümkün olduğunca hızlı İngilizce öğrenmesi gerekse de, sanatsal yeteneği kısa sürede dördüncü sınıftaki sınıf öğretmeni ve sınıf arkadaşları tarafından fark edildi ve bu onu popülerliğin ön sıralarına taşıdı. Geniş bir aileden gelen utangaç bir çocuktu ama annesi, büyük kardeşleri tarafından Vietnam'dan götürülmeden önce vefat etmişti. Babası, en büyük iki erkek kardeşiyle birlikte geride kalmıştı. Ailenin en küçüğü olarak, Amerika'da kalan 4 kız ve erkek kardeşinin tacizlerine, ailesinin koruması olmadan katlanmak zorunda kaldı. Henüz ergenlik çağındayken, sonunun nereye varacağını bilmeden Amerika'daki yeni hayatına başladı. Çocukluğu boyunca tek bir dileği vardı, o da babasını tekrar görmekti. Bu dileği kalbinde saklı tutarken, büyük kardeşlerinin tüm tacizlerine katlanmak zorundaydı. 1994 yılında üniversiteye girdi ve mezun olurken dileği gerçekleşti, kardeşleri babalarının Vietnam'dan doğrudan Amerika'ya gelmesine sponsor olmayı başardı. Apollo GT, babasının kaldığı yer olduğu için en büyük kız kardeşinin evinde yaşamak üzere eve geri döndü. Bir yıl sonra babası ölene ve tacizci ablası tekrar harekete geçene kadar her şey yolundaydı. Ama şimdi çok daha büyüktü ve artık bir babası yoktu. Ona ya da bir başkasına katlanmak için hiçbir nedeni yoktu. Horoz ve Aslan burcu olduğu için kişiliği ışıl ışıl parlar. Kendisine kötü davranan kardeşlerine karşı misilleme yaptı ve bugün olduğu adam olmak için yola çıktı.Apollo GT bir fotoğrafçı, pastel portre, dergi yayıncısı, podyum koçu, şair ve aktördür.