20th Century Fox'un devasa filmi The Revenant'ın baş yerli savaşçısı 'Elk Dog' rolündeki aktör Duane Howard'ı milyonlarca insan izlediğinde, böylesine sürükleyici bir aktörün nasıl olup da birdenbire ortaya çıktığına hayret edeceklerdir. Ancak Duane hiçbir yerden çıkmadı; o sokaklardan geldi. Duane Howard, Kanada'nın British Columbia eyaletindeki Vancouver Adası'nın batı kıyısında bulunan Nuu-chah-nulth (dağlar ve deniz boyunca" anlamına geliyor) bölgesinde doğmuş bir Birinci Ulus. Howard ailesi, Duane henüz 3 yaşındayken yakınlardaki Port Alberni kasabasında yaşamak üzere bölgeden ayrıldı. Anne ve babasının ayrılmasının ardından 14 yaşında ablasıyla birlikte Vancouver'a taşındığında Duane dört yıldır uyuşturucu ve alkol kullanıyordu. 14 yaşından 18 yaşına kadar sokaklarda yaşayan Duane, birçok kez ölümle burun buruna geldi. Bu akıl almaz dönem boyunca Duane birçok kez devam etmemeyi düşündü. 13 yıl sonra, 23 yaşındayken Duane oğlunun kendi izinden gitmesini istemediğini fark etti ve böylece ayağa kalkıp karanlık hayatından uzaklaştı. Duane sadece temiz ve ayık olma gibi muazzam bir başarıyı elde etmekle kalmadı, aynı zamanda on ikinci sınıf eğitimini almaya devam etti ve 1988 yılında Madde Bağımlılığı Danışmanlığı diplomasını aldı. Duane, deneyimini ve yeni eğitimini Vancouver'ın ve Kanada'nın dört bir yanındaki şehirlerin zorlu bölgelerinde çalışarak sorunlu gençlerin ve ailelerinin hayatlarında bir fark yaratmak için kullandı. 1990'ların başında Duane, oyunculuk tutkusunu keşfettiğinde hayatında başka bir değişiklik yapmak istediğini fark etti. Duane oyunculuğa arka plan oyuncusu olarak başladı ve daha sonra The Scarlett Letter adlı uzun metrajlı filmde dublörlük yapmaya kadar yükseldi. Duane'in kredileri dublörlükten dublör oyunculuğuna, TV filmleri Bury My Heart at Wounded Knee ve Goodnight for Justice gibi şovlarda oyunculuk rollerine kadar büyüdü: Queen of Hearts gibi dizilerin yanı sıra popüler TV dizisi Arctic Air ve daha birçok dizide rol aldı. Duane kısa bir süre önce, ironik bir şekilde, bir ayı saldırısından kurtulmak için savaştığı The Sun at Midnight adlı filmde başrol oynadı. Duane'in The Revenant'ta başrolde yer alması, neredeyse sokaklarda hayatta kalması kadar mucizevi. Aktör, 'Elk Dog' rolü için seçmeler yapılmadan bir yıl önce sektöre ara vermeye karar vermişti ve eski menajerinin rolü duyması üzerine Duane, başlangıçta filmde dublörlük pozisyonunu kabul ettikten sonra oyunculuğa geri döndü. Filmin bu önemli rol için doğru oyuncuyu bulma konusundaki hayal kırıklığını duyan Duane'i işe alan dublör koordinatörü, Duane'in ne kadar güçlü bir oyuncu olduğunu bildiği için ona bir göz atmalarını önerdi. Kendisinin haberi olmadan, Duane'in menajeri Kanadalı oyuncu yönetmeni Michelle Allen ile birlikte çalışıyordu. Duane ertesi gün, yani Pazar günü bir telefon aldı, Pazartesi günü okumaya gitti ve Çarşamba günü Calgary'ye uçarak üç Oscar ödüllü Alejandro González Iñárritu için özel bir seçmeye katıldı. Yönetmen Duane'i hemen yapım tesisine götürdü ve tüm ekibin önünde seçmelerini tekrarlamasını istedi. Tüm Kuzey Amerika'da aylarca süren aramalardan sonra Elk Dog'larını bulmuşlardı ve Duane 4 gün içinde hayatının en büyük rolünü kapmıştı. Duane, tüm bunların, çocukluk bağımlılıklarının, sokakta ölümle burun buruna gelmesinin, iyileşmesinin, eğitim ve öğretiminin, tüm bunların The Revenant'ta 'Elk Dog' rolünü oynamak için gerekli olduğunu çok iyi biliyor.Bugün Duane huzur içinde ve üç çocuğu da dahil olmak üzere sahip olduğu her şey için çok minnettar. Duane, The Revenant'ın Kanadalı Casting Direktörü Michelle Allen ve hayat boyu menajeri ve arkadaşı Linda Carter'a kendisine verdikleri eşsiz destekten ötürü duyduğu büyük minnettarlığı özellikle belirtmek istiyor.