Lazzaro, iyi niyetli ve biraz da saf olan bir gençtir. Onun hayattaki en yakın dostu ise biraz şımarık bir genç olan Tancredi’dir. Hayatta en çok değer verdiği arkadaşının her isteğini yerine getirmeye çalışan Lazzaro, Tancredi’nin son isteğini de kabul etmekten kendini alıkoyamaz. Lazzaro, arkadaşının adam kaçırma düşüncesini bir oyun olarak düşünse de Tancredi oldukça ciddidir. İlgi peşinde olan Tancredi, işleri biraz daha büyüterek, Lazzaro’yu ve yaşadıkları garip köyü büyük bir ateşin içine atar. Yaşananlara polis müdahale etmeye başlayınca Lazzaro kaçmak zorunda kalır. En yakın arkadaşı ve boşaltılan köyün sakinleri şehre akın etmeye başlar. Arkadaşı Tancredi’yi bulmaya karar veren Lazzaro, onun peşinden şehre gitmeye karar verir. Fakat şehre geldiğinde bulunduğu yerin, köyünden oldukça farklı olduğunu görür. Lazzaro, bu kirli şehir içinde fazla temiz kalmaktadır.

Mutlu Lazzaro

Barok dönemi Venedik'inde klasik müzik dünyasını daha eşit bir konumda yeniden hayal ediyor.

Gloria!

Leo Bernardi başarılı ve beğenilen bir İtalyan yönetmendir. Kariyerinin sonuna yaklaşmaktadır ama yavaş yavaş düşüşünü kabullenememektedir. Son filminin çekimlerini henüz bitirmiştir ve son derece üzgündür. Film, yönetmene hayal edebileceğinden bile çok benzeyen bir karakter olan Arthur Schnitzler'in Casanova hakkında yazdığı romandan esinlenmiştir. Schnitzler'in Casanova'sı yaşlanmıştır, ihtişamlı günleri sona ermiştir: cazibesini ve kadınlar üzerindeki çekiciliğini kaybetmiştir, beş parasızdır ve artık Avrupa'yı dolaşmaya hevesli değildir. Uzun bir sürgünden sonra tek istediği anavatanı Venedik'e geri dönmektir. Casanova evine dönerken Marcolina adında bir kızla tanışır. Kız, yıllarca kaybettiği arzusunu yeniden uyandırır. Bu yüzden onu baştan çıkarmaya çalışır ama bu onu trajik bir anlayışa götürür: artık yaşlı bir adamdır. Leo Bernardi'nin bu hikâyeyi tam da şimdi, hayatının ve kariyerinin önemli bir anında anlatmaya karar vermesi tesadüf değildir. Hem Casanova'nın hem de yönetmeninin kaderi onları son bir yüzleşmeye götürür.