Birinci Dünya Savaşı arifesinde Protestan Kuzey Almanya’da bir köyde geçen hikâye, köyde gelişen tuhaf ve ürkütücü kazalardan yola çıkıyor. Eğitim, din, gelenek, masumiyet gibi kavramları, köyün soysal dengeleri üzerinden yansıtan film, köy öğretmeninin geriye dönerek anlattığı bir hikâye olarak işleniyor ve toplumsal temelleri gözler önüne seriyor.

Beyaz Bant

Thomas Brasch, 1950'lerin başında ailesiyle birlikte genç Doğu Almanya'ya taşınmak üzere İngiltere'de bir Alman-Yahudi göçmeni olarak doğar. Babası Horst öncelikle yeni Alman devletinin inşasına yardım etmekle ilgilenmektedir. Ancak Thomas kendini bir yazar olarak gerçekleştirmeyi tercih eder ve bunu yaparken şiirsel bir isyancı olarak potansiyelini keşfeder. İlk oyunu yasaklanır ve kısa süre sonra sinema okulundaki yerini kaybeder. Sovyetler Birliği tankları 1968'de Çek Cumhuriyeti'nin başkenti Prag'dan geçerken Brasch, kız arkadaşı Sanda ve diğer öğrencilerle birlikte Berlin sokaklarında protesto çağrısı yapmaya çalışır ve başarısız olur. Öz babası onu Stasi'ye ihbar eder ve Thomas'ın hapse girmesine izin verir. Şartlı tahliye edildikten sonra aşk, isyan ve ölüm hakkında şiir yazmaya devam eder. Ancak Doğu Almanya'da onun gibi biriyle işiniz olmasını istemezsiniz.