1970'lerde Güney Kore'nin Busan kentinde bulunan Lee Doo-Sam uyuşturucu kaçakçısı olarak çalışıyor. Bir savcı'da Lee Doo-Sam'i yok etmeye çalışmaktadır.

Uyuşturucu Kralı

Çığır açan insan klonlama araştırmalarından skandal bir çöküşe uzanan bu belgesel, Kore'nin en kötü şöhretli bilim insanının büyüleyici hikâyesini anlatıyor.

King of Clones

1993’te Soğuk Savaş’ın devam ettiği tek ülke olan Kore’de, nükleer silahların gelişimiyle tansiyon yükselir. Güney Kore askeri istihbaratında ‘Black Venus’ kod adıyla anılan bir ordu personeli Seok-young Park, Kuzey Kore nükleer araştırma tesisine sızma görevini üstlenir. Seok-young, Kuzey Kore ile ortak bir proje üzerinde çalışan Güney Koreli bir iş adamı kılığına girer ve ve Beijiing’de bulunan Kuzey Kore’nin yüksek rütbeli kişilerinden biri olan Myong-un Ri’ye yaklaşmaya çalışır. Seok-young, yıllarca süren bu casusluğun meyvelerini toplamaya başlar ancak Kuzey ve Güney siyasasilerinin seçimler öncesi kirli oyunları karşısında tek başına mücadele etmek zorunda kalır.

Kuzeydeki Casus

Bir meclis üyesi adayı olan Hae-woong, yerel bir kodaman olan Sun-tae'nin başına bela olduğu için adaylıktan çekilir. Kampanya kredisini ödeyemediği için tefeciler tarafından takip edilen Hae-woong, ellerini kirletmeye karar verir. Hükümetin bir kentsel gelişim planıyla ilgili gizli bilgilerini çalar ve yüklü bir emlak kârı vaat ederek yerel bir çete lideri olan Pil-do'nun yardımını alır. Şimdi Hae-woong yarışa yeniden katılır ve Sun-tae'den intikam almaya çalışır. Ancak bilmediği bir şey vardır ki, siyasetteki karmaşık yolculuğu daha yeni başlamıştır.