Tale of the Lost Boys, Filipinli bir tamirci olan Alex ile Tayvanlı bir yerli öğrenci olan Jerry arasındaki dostluğun hikâyesidir. İkili, Alex kız arkadaşının hamile olduğunu öğrendikten sonra Manila'dan Taipei'ye kaçtığında tesadüfen tanışır. Sıradan bir sohbet, aralarında şaşırtıcı bir kişisel bağa dönüşür. Her ikisi de anneleriyle daha samimi bir bağ kurmayı arzuladıklarını fark eder, çünkü Alex yeni bir aile için onu terk etmiştir, Jerry ise geleneksel ailesinin eşcinsel olduğu için onu reddedeceğinden korkmaktadır. İki adam bir yolculuğa çıkar ve sonunda kendilerini Jerry'nin kabilesinde bulurlar.  Yolculuk sonunda anneleriyle yeniden bağlantı kurarlar ve her ikisi de belli bir kimlik ve özgürlük duygusu keşfederler.

Tale of the Lost Boys

"Küçük Çocuk Büyük Çocuk", Raymund adında kaygısız bir grafik sanatçısının, yedi yaşındaki yeğeni Zach'e bakma sorumluluğuyla aniden karşı karşıya kaldığında nasıl şüpheyle dolduğunu anlatıyor. Ancak Zach'e bakarken Raymund kendini yeni sevgilisi Tim ile bir ilişki kurmanın ortasında bulur ve ona kabullenmenin ve özsaygının değerini öğretir.

Little Boy Big Boy

Laruang Lalake, Filipinli eşcinsel film endüstrisindeki çalışanları ve onların kişisel hikayelerini - yaramazdan cesur olana, azgından umutluya - anlatan gerçekçi bir film. Film, hırslı probinsyano aktör Samuel, Samuel'e gizliden gizliye aşık olan idealist film ekibi üyesi Marc ve iflasın eşiğinde bir film yapımcısı olan Wilredo'nun yolculuğunu örüyor. Ve bir de kendisine bir isim çalmaya kararlı Peejay var.  Kamera çıplak bedenler arasında homerotik bir oyun oynarken, Filipinli eşcinsel erkeği henüz kabullenmemiş bir toplumda yaşayan herkes için her şey bir günlük iştir.