Amerikalı bir gazeteci olan Ruth, babası Edek ile birlikte çocukluğunun geçtiği yerleri ziyaret etmek için Polonya'ya gider. Ancak Holokost'tan kurtulan Edek, travmasını yeniden yaşamaya direnir ve istemeden komik durumlar yaratarak geziyi sabote eder.

Treasure

Kariyerini hızlı adımlarla çıkmakta olan genç model Emma, uluslararası bir top model olma rüyası gerçekleştirmek için Danimarka'daki hayatını geride bırakıp Paris'e taşınır. Artık yeni şehri olarak gördüğü Paris'te hızla yükselmektedir ve aranan modeller arasına girmiştir. Paris'te bir çekim sırasında çekici ve yakışıklı bir fotoğrafçı olan Shane White ile tanışır. Kısa sürede ilişkileri aşka dönüşür. Ama bir süre sonra ilişkileri Emma için tehlikeli bir saplantıya dönüşecektir.

Model

Bir grup haydut bir kulüpte yanlışlıkla bir çocuğu öldürdüğünde, babası ve kız kardeşi suçluları bulup adalete teslim etmeye çalışır.

The Corrupt

Hayatın cazibesi üzerine bir komedi - şehvet, açgözlülük ve güç. David Williamson'ın film ve yayıncılık endüstrilerini eğlenceli bir şekilde hicvettiği filmde söz konusu şehir Sydney ve yeşil renk de açgözlülük ve kıskançlık anlamına geliyor. Hikaye, Williamson'ın kendi ailesinden esinlenen Rogers ailesi etrafında şekilleniyor.