1950'li yılların Amerika'sında, sakin ve sessiz bir hayat süren Whitaker ailesi Connecticut'ta herkesin imrendiği bir mutluluk çizmektedir. Ancak Cathy, eve erken geldiği bir gün inanılmaz bir manzara ile karşı karşıya kalır. Kocası Frank'i başka bir erkekle beraber odalarındaki yatakta yakalamıştır. Aralarında bu konuyu hiç konuşmayan ve hiçbir şey olmamış gibi davranmaya devam eden ikili, gitgide birbirlerinden uzaklaşmaya başlar. Kendini yalnız ve mutsuz hisseden Cathy bahçıvanları Raymond ile dostane bir ilişki geliştirir. Hem evli beyaz bir kadının bekar ve siyah bir erkekle yakın gözükmesi çevredeki insanların olumsuz tepkilerine yol açacaktır.

Cennetten Çok Uzakta

1949 Ağustos'unda Life Dergisi soruyu yalvaran bir manşet attı: "Jackson Pollock: Amerika Birleşik Devletleri'nin yaşayan en büyük ressamı mı?" Film, "gizlenmeye adanmış bir sanatçı, kimsenin tanımadığı bir ünlü" olarak adlandırılan olağanüstü bir adamın hayatına bir bakış. Kendinden şüphe duymakla mücadele ederken, kendini ifade etme ihtiyacı ile dünyayı dışarıda bırakma isteği arasında yalnız bir çekişme yaşarken, Pollock aşağı doğru bir sarmala girdi.