Whangara kabilesinin enteresan bir inanışı vardır. Yeni Zelanda’nın Doğu yakasında konuşlanan Whangara kabilesi, soylarının binlerce yıl önce o topraklara bir balinanın sırtında geldiğine dair güçlü bir inanca sahiptir. Bu atalarının adı Paikea'dır. Bu inanışa göre kabilenin geleneklerinde işleyen töre şu şekildedir: Kabileye şef olarak seçilen kişiler ailenin ilk doğan erkek çocukları olmak zorundadır ve bu kabilede yaşayan 11 yaşındaki "kız çocuğu" Pai'nin ise gözü şefliktedir. Pai'nin bilge Büyükbabası Koro, kabilenin müstakbel başkanını tayin edecek olan mercidir. Lider olmak isteyen küçük kız Pai, bu uğurda ne gerekirse yapmaya kararlıdır. Dünyada her şeyden çok sevdiği büyükbabasına karşı gelecek bile olsa... Yeni Zelanda’nın kültürüne dair çok içten, samimi bir hikaye anlatan Whale Rider, küçük oyuncusu Keisha Castle-Hughes’a da 'en iyi kadın oyuncu' dalında Oscar adaylığı getirmişti.

Balinanın Sırtında

Aradan beş yıl geçmiştir ve Jake ailesine sırtını dönmüştür. McClutchy's Bar'da her zamanki numaralarını yapmaya devam etmektedir ve son rakibini yere sererken büyük oğlu Nig'in bir çete kavgasında öldüğünden habersizdir. Nig'in cenazesindeki rahatsız edici aile buluşması, ikinci oğlu Sonny ile bir yüzleşmeye yol açar ve Jake ve Sonny'yi aşağı doğru bir sarmala sokar.

What Becomes of the Broken Hearted?

Üç asır önce, Guiseppi De Angelo adlı bir simyacı genetik biliminin temel sırrını tesadüfen keşfetmişti. Bu temel sır tarihi ebediyen değiştirebilirdi. 300 yılda Simyacının devam ettirdiği deneyleriyle büyük veba dünyaya yayılmıştı. Simyacı sonuçlarını hiç düşünmeden denemeleriyle Tanrının hayat kanunlarını keşfetmişti. Veba ve grip Avrupa’yı ve kolonilerin geride kalanlarını harap etmişti. Simyacı Guiseppi De Angelo aynı zamanda bir şey daha keşfetmişti. Bir mucize. Büyük vebadan bir şey daha ortaya çıkarmıştı.