1930'lu ve 40'lı yıllardaki Polonyalı müzisyenlerin hikâyelerinden esinlenilmiştir. İki genç aşık, Katolik bir opera sanatçısı olan Robert ve Yahudi bir keman virtüözü olan Rachel, bir gün efsanevi Carnegie Hall'da birlikte sahne almayı hayal etmektedir. Almanya'nın Polonya'yı işgaliyle birbirlerinden koptuklarında Robert, savaş ne getirirse getirsin Rachel'ı bulmaya yemin eder. Arayışı onu Nazi Almanyası'nın kalbine doğru hayati tehlikesi olan bir yolculuğa ve Rachel'ı sonsuza dek kaybedebileceği bir hesaplaşmaya götürür.

I'll Find You

Polonya sinemasının usta ismi, İstanbul Film Festivali'nin Yaşam Boyu Başarı Ödülü sahibi Jerzy Skolimowski'den yenilikçi, taze ve dinamik bir film. Varşova'da geçen filmin öyküsü, bir sosisli sandviç satıcısından Hollywood yapımcısıyla görüşen bir oyuncuya dek birçok karakterin hayatlarında yaklaşan bir kıyametin hissedildiği aynı 11 dakikaya odaklanıyor. Kara mizahın da ihmal edilmediği film, çağımızın felaket kapıda hissini, iç içe geçen kurgularla veren bir gerilim. Polonya'nın Oscar adayı olan 11 Dakika, Skolimowski'nin sinemadaki dil arayışının hiç bitmediğinin bir göstergesi.

11 Dakika

1970'lerde Polonya'da yaşanan gerçek bir olaydan esinlenen film, polis teşkilatının başına geçen genç bir polisin, kadınları avlayan Silezya Vampiri olarak adlandırılan bir seri katilin peşine düşmesini konu alıyor * Etkileyici ve duygusunu izleyiciye geçiren, rahatsız edici bir film. Bir seri katilin yakalanma süreci ve sonrasını ele alıyor. Davaya atanan genç ve hırslı bir polisin, sonrasında polis teşkilatının kendini haklı çıkarma adına masum bir adamın hayatını karartmasını yansıtıyor. Ağır ağır o çaresizlik hissi izleyiciyi de kaplıyor. Çok başarılı...