Danièle Ciarlet, nam-ı diğer Zouzou, 60'lı yılların Paris sahnesinin en saygıdeğer ikonlarından biri haline geldi - çoğu kişi için oldukça karanlık olsa da. O zamanlar genç bir tasarım sanatçısı olan Jean-Paul Goude tarafından 16 yaşındayken keşfedilen Ciarlet, kısa bir süre Yves Saint Laurent için modellik yaptı ve yorulmak bilmeyen bir gece kulübü müdavimi olarak 60'lı yılların başında "Zouzou la twisteuse" lakabıyla daha çok tanındı. Bundan kısa bir süre sonra, dünyanın dört bir yanında takip ettiği Rolling Stones üyesi Brian Jones ile romantik bir ilişki yaşadı. Aynı zamanda John Lennon ve George Harrison'ın yakın arkadaşıydı ve Richard Avedon ve Helmut Newton tarafından fotoğraflandı, Bob Dylan, Andy Warhol ve en önemlisi Marianne Faithfull ile birlikte çok sadık dostlar olarak kalan Jack Nicholson ile tanıştı. Ayrıca 60'ların sonunda şarkıcı olarak iki EP ve 60'ların bir başka Fransız ikonu Dani ile bir düet kaydetti. Yeraltı ve deneysel Fransız filmlerinde (Philippe Garrel veya Yves Lagrange yönetiminde) birkaç rol aldıktan sonra 1972'de Eric Rohmer'in L'amour l'après-midi filminde rol aldı ve uluslararası bir aktris kariyeri geliştirdi; bu kariyer ne yazık ki eroin bağımlılığı nedeniyle giderek yavaşladı. Kendini toparlamak için yedi yılını Karayipler'deki Saint Barthélémy Adası'nda geçirdi, ancak 80'lerin ortasında Paris'e dönüşünü hafif uyuşturucu ticareti nedeniyle iki kez hapse girmesi izledi. 90'lı yılların ortalarında, nihayet uyuşturucudan kurtulmuş olarak, Paris metrosunda "La rue" ve "Le réverbère" (İngiliz "The Big Issue" ile eşdeğer) gazetelerini satarak yeni bir başlangıç yaptı. Kasım 2003'te otobiyografisi "Zouzou jusqu'à l'aube" ("Şafağa Kadar Zouzou") yayımlandı. inanılmaz hayatının aşırı iniş ve çıkışlarını son derece dürüst bir şekilde anlattı. Tüm şarkılarından oluşan bir derleme de yayınlandı ve "Zouzou l'héroïne" adlı belgesel, Paris sahnesine çıktığında "dişi Marlon Brando" olarak saygı gören, muhtemelen dünyanın en güzel kadınlarından birinin kaderini görüntülerle anlattı.