19. yüzyılda, hayatı boyunca dünyanın en iyi kılıç ustası ve en korkunç savaşçısı olması için eğitilen Yang adında bir savaşçıya, bir düşman klanında hayatta kalan son kişi olan bir bebeği öldürmesi emri verilir. Yang, aldığı bu görevi yerine getiremez. Bebeği de alıp Amerika'nın batısında bir kasabaya yerleşir. Fakat tüm çabasına rağmen düşman Yang'ın izini bulmuştur. Bebeği koruması için tek çaresi savaşmaktır... Bu savaşta ona kasabada tanıştığı Ron ve Lynee de yardım edecektir.

Savaşçı

Bir fırtına, küçük bir Güney Pasifik adasında bebek bir çocuğu taşıyan kanoyu kıyıya vurduğunda, çocuk ilk başta göklerden gelen bir hediye olarak iyi karşılanır, hatta kabile şefi onu halefi olarak evlat edinir. Ancak, zaman geçtikçe zorluklar Tama'ya (ona verilen isim) yüklendikçe, sonunda adanın en fakir insanları olan Mahana ve onun sarhoş babasıyla birlikte yaşamak üzere dışlanır. Mahana çirkin ve istenmeyen biri olarak görülür, ancak Tama farklı düşünmektedir, bu yüzden uzaklara yelken açmak için bir tekne inşa edecek kadar büyüdüğünde, bir gün onun için geri dönmeye yemin eder. Şans eseri adaların en zengin tüccarı olan efsanevi Johnny Lingo'nun adasında karaya çıkar ve ona yıllarca hizmet ettikten sonra Tama, Mahana'ya verdiği sözü yerine getirmeyi hayal ederken hayat ve kendisi hakkında çok şey öğrenir.