19. yüzyılın sonlarında, Narayama Dağı’nın eteğindeki ıssız, küçük bir köyde, aşırı yoksullukla başa çıkabilmek için acımasız bir uygulama benimsenmiştir. Fazla çocuklar baştan atılır, yetmişine gelen ihtiyarlar ise ölmeleri için dağın doruğuna taşınır. Orin’in de vakti yaklaşmaktadır ve yaşlı kadın sakin sakin ailesinin sorunlarını çözümler... Rahatsız edici ve izlemesi zor da olsa, İmamura’nın şiirsel ve canlı anlatım dili, güzel manzaraların hoşluğuyla köylülerin görünürdeki vahşi davranışını dengelemeyi başarıyor.

Narayama Türküsü

Morali bozuk bir iş adamı bir sahil kasabasına gider ve burada alışılmadık cinsel güçleri olan bir kadınla tanışır.

Warm Water Under a Red Bridge

Subu pornografik filmler yapıyor. Bunda yanlış bir şey görmemektedir. Bunlar bastırılmış bir topluma yardımdır ve kazandığı parayı ev sahibesi Haru ve ailesine destek olmak için kullanır. Haru zaman zaman yatağını Subu'yla paylaşsa da, sazan olarak reenkarne olmuş ölü kocasının bunu onaylamadığını düşünmektedir. Yönetmen Shohei Imamura, serserilerin sapkın maceralarından her zaman zevk almıştır ve 1966 yapımı bu klasikte, Haru, Oedipal oğlu ve pornocu erkek arkadaşının saplantısının gerçek nesnesi olan kızının tuhaf dinamiklerinde yıkıcı bir mizah bulur. Imamura'nın röntgencilik ve ensest gibi tabuları komik bir şekilde ele alması film gösterime girdiğinde tartışmalara yol açmıştı, ancak Pornograficiler eleştirmenleri geride bıraktı ve şimdi açıkçası zamanının ötesinde görünüyor.