İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra Los Angeles'taki bir suç şebekesi, ABD'ye uyuşturucu sokmak için bir yük gemisi, bir keş ve yozlaşmış bir sağlık memurunu içeren karmaşık bir plan yapar.

Hell Bound

George Taylor İkinci Dünya Savaşı'ndan hafıza kaybıyla döner. Los Angeles'taki evine döndüğünde, eski kimliğinin izini sürmeye çalışırken, 3 yıllık bir cinayet davasına ve kayıp 2 milyon doların peşine düşer.

Somewhere in the Night

Mary Scott, tedavisi olmayan bir hastalıktan ölmeden önce sadece on aylık ömrü kaldığını öğrenir. Bu haberi kocası Brad ve kızı Polly'den saklamayı başarır. Hayatının her anını değerli kılmaya çalışır, ancak Brad'in asistanı Chris Radner'a ilgi duyduğunu keşfetmesiyle çabaları zayıflar. Ancak Brad'in aslında Chris'i değil kendisini sevdiğini ve Chris'in kasabadan ayrılacağını öğrendiğinde, Brad ve Polly'nin gelecekteki mutluluğunu sağlamak için ne yapması gerektiğini anlar. Chris'i kalmaya ikna eder, onunla gerçek bir arkadaş olur ve Polly'nin Chris'e olan ilgisinin artmasını izler.

No Sad Songs for Me

Beceriksiz dedektif Stan Laurel, Stan'in sahte tanıklığı yüzünden hapis yatan intikamcı Richard K. Muldoon'dan saklanmak için ünlü bir matador kılığına girer.

The Bullfighters

Bir müzikhol dansçısı öldürüldüğünde, cesedinin yanındaki İncil'in sayfasına bir yosun gülü işaretlenir. Neyse ki başka bir koro kızı, bir beyefendinin pansiyondan ayrıldığını görür. Doğrudan ona yaklaşır ve taleplerini karşılamazsa polise gideceğini söyler, ancak adam onu küçümseyerek başından savar. Kızın ciddi olduğunu anlayınca, kalın bir tomar sterlinle onu satın almaya çalışır. Ama peşinde olduğu şey para değildir; tek istediği, adamın malikanesinde iki hafta geçirmek ve bir leydi gibi yaşamaktır.