Filmde Si-hou Chin kendisinin bir versiyonunu oynamaktadır: eski şan, şöhret günleri geride kalmış, ailesinden kopmuş, derin bir depresyondan çıkamayan bir aktörü oynar – ilk karelerde de gördüğümüz gibi evi filmlerinin setinde çekilen fotoğraflarla süslüdür.Chin artık yıkılmaya yüz tutmuş, yabancıların ‘tenement’ dediği bir apartmana yerleşir film başlarken, bu apartmana ölmeye gelmiştir.Fakat bilmediği bir şey onun bu planını alt-üst edecektir – bu apartman içinde birçok hayaleti bulundurmaktadır ve bu hayaletler gerçek dünyaya geçmek için bir bahane aramaktadırlar – Chin’in intihar teşebbüsü apartmanda bulunan Uncle Yau (Chin’in Mr. Vampire filmindeki diğer yıldızı olan Anthony Chan Pau) ile yollarını kesiştirir – artık hayalet ve ruhların dünyası ile gerçek dünya birbirine geçmiştir – apartmanda yasayan bütün kaybetmişlerin korkuları, hüzünleri ve hayatları alt-üst olacaktır.

Rigor Mortis

Bir seri katil, birkaç polisi ve hamile eşlerini vahşice öldürmüştür. Hızlı bir soruşturmanın ardından katilin, davadan sorumlu dedektifin önceki bir davadan tanıdığı Kit olduğu ortaya çıkar. Bir zamanlar Kit, kırsal bir köyde yaşayan ve saf lise öğrencisi Wing'e aşık olan masum bir çocuktur. Wing'in büyükannesinin ölümünden sonra Kit, Wing'i bir bakımevinden kurtarır ve ikili kısa sürede birbirlerine aşık olur. Ancak aşkları, yerel bir polisin onları tutuklamasıyla erken sona erer. Bunu takip eden olaylar Kit'in intikama giden korkunç yolunun tohumlarını atar.

Revenge: A Love Story

Bir kadın, hayalindeki deniz manzaralı eve sahip olmak için ne gerekiyorsa yapacaktır. Buna mülkün değerini düşürmek ve potansiyel komşularını öldürerek doluluk oranını azaltmak da dahildir.

Hayalimdeki ev

"Uyuşturucudan arınmış bir ülke ütopyayı tasvir eder, ya da öyle derler - Yine de sadece orada bulunanlar Cehennem denen o yerde yanan sonsuz alevleri bilebilir. Onun tıbbı yaratmasıyla birlikte insanlar, yaşamı ve ölümü düzenleyen yanıltıcı güç hakkında kendilerini kandırmaya başladılar. Saflık ya da kibirden olsa gerek, huşu içinde zafer kazanıyoruz, gözlerimiz kapalı; arzunun kıyısında duran yıkımın sessiz uğultusuna sağırız. Ne demişler, acımasız bir dünyada kan gözyaşından daha hevesle ağlar."