Yüzyılın başında geçen hikâye, Krakow'da yaşayan Polonyalı bir şairin köylü bir kızla evlenmeye karar vermesiyle ilgilidir. Polonya toplumunun tüm katmanlarından heterojen bir grup insanın katıldığı düğünde dans edilir, sarhoş olunur ve Polonya'nın Rusya, Prusya ve Avusturya tarafından 100 yıl boyunca bölünmüşlüğüne ağıt yakılır. Damat, ressam bir arkadaş ve bir gazeteci sırayla Polonya geçmişinin hayaletleriyle karşı karşıya gelir. Sonunda bir silahlanma çağrısı yapılır ancak bunun bir aldatmaca olduğu ortaya çıkar.

The Wedding

Avrupa'ya dönmekte olan bir gemideki Alman bir kadın, başka bir kadının yüzünü fark edince geçmişe dair anılarını hatırlar. Kocasına savaş sırasında Auschwitz'de gözetmenlik yaptığını ama aslında bir kadının hayatını kurtardığını söyler.