İrlandalı yönetmen Glenn McQuaid'in ilk uzun metraj deneyimi olan korku-komedi türündeki film in konusu 18. yüzyıl İngiltere'sinde geçiyor. Film başkahramanı olan Arthur Blake genç bir mezar hırsızıdır. Fakat bir gün yakayı ele veren genç adam kendisini ölüm cezasını çarptırılmış bulur. İnfazın gerçekleşmesinden önceki gece Arthura sadece Duffy adlı bir rahip eşlik eder...  Mezarlardan çalarak sattığı bedenler arasında vampirler ve zombilerin de bulunan, hayatını dalaverelerle geçirmiş bir adamın ilginç yaşam hikâyesi anlatılmaya başlanır.

Mezar Hırsızları

Film yapımcısı Todd Verow, son çalışması için kendi gençliğini yeniden ziyaret ediyor. Filmin ana karakteri, yönetmen gibi Maine'deki Bangor'da büyümüş olan Joe. Yoksul beyaz çöp köklerinden ve bu kasabadan uzaklaşmayı arzulayan ve sanat okuluna gitmeyi hayal eden 18 yaşındaki lise son sınıf öğrencisi Joe, bekar annesi ve ablası Theresa ile birlikte "Capehart Projeleri" adlı kötü şöhretli bir belediye sitesinde yaşamaktadır. On yaşındayken tacize uğrayan Joe, yine de bu olayı kendine saklamaya karar verir. Victor adında yaşlı ve engelli bir sanatçıyla arkadaş olur ve onu uşak/model olarak işe alır. Joe, Victor'un yardımıyla Bangor'dan kaçmayı umarak, onun yerel opera binasının üstündeki çatı katına taşınır. Ayrıca kendisi gibi şehirden uzaklaşmak isteyen kız kardeşiyle birlikte yerel bir markette yarı zamanlı olarak çalışır. Joe lisenin büyük bir bölümünde, lisenin futbol takımında oynayan en iyi arkadaşı Andrew'a da aşıktır.