İki tutkulu aşığın ilişkisi baştan mahkûmdur. Katolik bir rahip olan Peder Williams ve genç Rosemary görünüşte masum bir birlikteliğe başlarlar, ancak ilişki kısa sürede yoğun bir şekilde fiziksel bir hal alır.

Sins

Shankar Singh ve eşi Meera, dul babaannesi Laxmibai, annesi Gowri ve babası Randhir ile birlikte Jodhpur, Rajasthan, Hindistan'da yaşamaktadır. Aile, Meera'nın bu aileye katılmasından sonra kutsanmış olduklarını hisseder. Shankar Suudi Arabistan'a gitmek zorunda kalır ve Meera ile vedalaşır, irtibatta kalacağına söz verir ve bunu yapar, ayrıca kazancının büyük bir kısmını ailenin borçlarını ödemek için onlara gönderir. Kendisinden haber alınamayınca endişelenen Meera telefon eder ve Shankar'ın 10. kattaki bir balkondan atılarak öldürüldüğünü öğrenince yıkılır. Durumu hızla değişir, mücevherleri, süs eşyaları, süslü kıyafetleri çıkarılır ve ona içeride kalması, koyu renk kıyafetler giymesi ve sadece bir Mandir'de dua etmesine izin verilmesi söylenir.

Dia, New York'ta yaşayan boşanmış bir annedir ve gurusunun ölüm döşeğinde olduğu haberini aldıktan sonra Hindistan'a geri dönmek zorundadır. Geldiğinde onun gittiğini fark eder ve eskiden dans ettiği Ajanta Tiyatrosu'nu kurtarma ve canlandırma sorumluluğunu ona bırakır. Sorun şu ki, siyasiler burayı yıkıp AVM'ye çevirmek istiyor. Hikaye, Dia'yı ve on yıl önce terk ettiği kasaba halkının sevgisini ve desteğini geri kazanmaya çalışırken, inandığı şey için ayağa kalkma ve dava için sonuna kadar savaşma mücadelesini takip ediyor.