Paris'te artan sosyal gerilimler, protestolar ve trajediler arasında çalkantılı bir ilişkide dolaşan genç bir kadın olarak hayaller ve gerçek çarpışır.

Paris Biziz

Amine is fifteen, a high school kid like any other. He has a girlfriend, Lou, and lives an ordinary life. One day, he has a bicycle accident, another one. This time, a young woman offers him a helping hand. She says his injured knee needs looking after, it's not a pretty sight. She lives nearby, so she takes him to her place. She's very relaxed with him, natural, sure of herself, happy in a world where everything seems so easy. He feels close to her, and finds her attractive. But is he attracted to her, or to this world that is so foreign to him? When he leaves, he notices that her apartment can be seen from the street, so he makes a plan to spy on her every day.

Older

Two sisters meet up late one summer to clear out the house of their deceased grandparents.

The First Summer

44 yaşındaki Philippe, Fransa'nın güneyindeki bir yangın istasyonunun şefidir. Yaz sıcaktır, her yerde yangınlar çıkmaktadır. Bazıları kundakçılık yüzündendir, bazıları değil. Yangın istasyonuna, Xavier ile aynı rütbeye sahip olan ve deneyimli bir itfaiyeci olan Bénédicte adlı bir kadın atanır. Hem sahada hem istasyonda gerilim yüksektir. Film bizi, bu büyük kahramanların dünyasına ortak ediyor: Sadece alevler karşısında değil günlük yaşamları sırasında gösterdikleri cesarete de tanık oluyoruz