A.G. Sulzberger’in The New York Times için yazdığı bir makaleden yola çıkan "Kodachrome"un konusu şöyle: Matt Ryder (Jason Sudeikis), uzun yıllardır ayrı kaldığı ve ölmekte olan babası Benjamin (Ed Harris) ile birlikte ülkeyi boydan boya arabayla geçmek zorunda kalır. Dünyanın en ünlü fotoğrafçılarından biri olan Benjamin, ‘Kodachrome’ film basabilen son laboratuvar kapanmadan önce, elindeki dört eski film rulosunu laboratuvara götürmek istemektedir. Benjamin’in hemşiresi Zoey (Elizabeth Olsen) ile birlikte üçlü, geçmişlerini arkada bırakarak, analogtan dijitale geçen dünyada bir seyahate çıkarlar.

Kodachrome

Georgia is an ambitious young woman and the manager of the high-end hotel, which attracts guests of all kinds—including heartbroken singles, an infamous pop star, and a European ex-prince who recently abdicated his throne — all looking to escape from their everyday lives and come to the hotel as a sanctuary during the holiday season. Georgia’s work and personal life become entangled when she is caught between the charming hotel chef Luke and the sophisticated ex-prince staying at the hotel, Prince Raymond. The storylines of Georgia and the hotel’s eclectic guests twist, turn, and come together, as they unexpectedly find friendship, love, and inspiration.