Bir kadın yazar, 2. Dünya Savaşı sırasında yaşadıkları hakkında bir kitap yazmaya karar veriyor. Yaşadıklarını Daha canlı kılmak, başkalarının da savaştan nasıl etkilendiğini araştırmak için 1946 yılında Guernsey Adasına gidiyor, burada ada sakinleriyle beklenmedik bir bağ kuruyor. Onlardan savaşla ilgili anılarını dinliyor.  Film, ada sakinlerinin anlatımlarına göre onların yaşadığı anılara odaklanıyor. Ada sakinleri nasıl mucizevi bir biçimde yaşadıklarını anlatıyorlar. Yazar da, bomba atılan yıkık bir balkondan tam düşmek üzereyken son anda kurtarılmıştır. Böylece adada yaşayanlarla güçlü bir bağ kuruyor.  Film, savaşın acımasızlığını, insanlığı yok edişini bir kez daha gözler önüne sürüyor. Özellikle geriye gidişlerde savaşın getirdiği yıkımlar ve insanlarda uyandırdığı dehşet havası son derece gerçekçi bir biçimde verilmiş.

Edebiyat ve Patates Turtası Derneği

This is the story of Dame Barbara Windsor, the Cockney kid with a dazzling smile and talent to match. Preparing to perform in the theatre one cold evening in 1993, the cheeky, chirpy blonde Babs recounts the people and events that have shaped her life and career over fifty years from 1943 to 1993. She contemplates her lonely childhood and WWII evacuation, her decision to go from Barbara Ann Deeks to Barbara Windsor - inspired by the Coronation of Queen Elizabeth II, her complicated relationship with her father, her doomed marriage to Ronnie Knight, capturing the attention of Joan Littlewood and becoming the blonde bombshell in the Carry On films. Babs, ever the consummate professional, never lets her fans down whatever her personal anguish and steps on the stage to rapturous applause.