Gelini Akide Beykozun sahile yakın mahallerinden birinde en küçük oğlu Ercan ile yaşar. Akide’nin Ercan dışında Maksut ve Fikret adlı iki oğlu daha olsa da onun tüm enerjisi küçük oğlunun üzerindedir. Maksut ve Fikret annelerinin değil kendi buldukları kızlarla evlendiği için kızgındır onlara. Gelinleri Saadet ve Aysel’i hiç haz etmediği gibi, onlarla yaşadığı olumsuzluklar onu yeni bir fikre yöneltir; Akide en küçük oğlu Ercan’ı kendi bulduğu kızla evlendirmeye yemin eder. Oysa ki Ercan Beykoz merkez sağlık ocağına yeni atanan hemşire Duyguya evlenme teklifini çoktan etti bile. Duygu ise annesiz büyüdüğü için aile ilişkilerine çok önem verdiğinden Ercanla annesinin gönlü olmadan evlenmeyeceğini söyler. Bu durum iki aşığı bir oyun oynamaya mecbur bırakır.

Annemin Gelini

Köydeki evinde biricik dedesi ile yaşayan Erkan. Dedesinin vefatı üzerine yıkılmıştır. Kuzenleri dedesinin ölümünden sonra hemen evi satmak ister. Mahkeme yolu ile Erkan'ı evden atarlar. Erkan evin satılmaması için elinden geleni yapacaktır. Evin yeni sahibi Demet eve taşınır. Erkan Demet ile yakınlaşır. Sevgili olurlar. Bu sırada Kuzenler hem evi açık arttırmaya çıkartıp hem de Demet ile Erkan'ın arasını bozar. Osman dede tam ev satılacakken ortaya çıkar. Aslında ölmemiştir kuzenlerine oyun oynamıştır. Osman Dede kuzenleri kovar. Evi Erkan ve Demet'e verir.

Satılık Değildir

Yasemin babasının kötüye giden işlerini kurtarmak için zengin ama mütevazı bir hayat yaşayan çiftlik sahibi bir ailenin oğlu Mehmet ile evlenmek zorunda kalır. Türlü oyunlarla evliliğe ikna edip, istediğini alır almaz ayrılmak için çabaladığı Mehmet’i terk edip kaçar. Neler olduğunu anlayamayan Mehmet kredi kartı takibiyle karısının yerini bulur. Hesaplaşmalar, ortaya saçılan gerçekler ve yaşanılan pişmanlıklar…

Çiftliğimin Hanımı

Karısını erken yaşta kaybeden Kemal, iki kızı Ceren ve Beren ile yaşamaktadır.