Sleeping with a Tiger, Avusturyalı ressam Maria Lassnig hakkında melez bir film. Erkek egemen sanat dünyasındaki mücadelesini ve içindeki acıyı tuvale aktardığı kendi kişisel sanatsal ifade biçimini bulma arayışını anlatan bir film. Ve tabii ki büyük sanatsal başarısı hakkında bir film.

Sleeping with a Tiger

1938 yılında, Avusturyalı, varlıklı bir noter olan Josef Bartok sakladığı önemli bilgiler yüzünden Naziler tarafından tutuklanır. Bir otel odasına kapatılan Josef, akıl sağlığını yitirmek üzereyken tesadüfen bulduğu bir satranç kitabı onun hayata tutunmasını sağlar. Kitabı satır satır baştan sona ezberleyen Josef, daha önce hiç oynamadığı bu oyunda ustalaşır. Sonunda özgürlüğüne kavuştuğunda ise, kader onu New York’a giden gemideki satranç turnuvasında dünya satranç şampiyonuyla karşı karşıya getirir.

Satranç

Viyana, 1937, Avusturya'nın Nazi Almanyası'na ilhakının arifesi. Genç ve deneyimsiz Franz Huchel, küçük bir tütün dükkanında sakatlanmış savaş gazisi Otto Trsnjek'in yanında çırak olarak çalışarak hayatın hem zevklerini hem de zorluklarını öğrenmeye başlar ve burada, kaos ve belirsizlik zamanlarında değerli bir arkadaş olacak olan ünlü psikiyatrist Sigmund Freud ile tanışır.

Tütüncü Çırağı

17-year-old Jakob wants nothing more than to feel alive. Uncontrollable anxiety attacks prevent him from doing so and force him to escape into virtual worlds. One night, he meets 26-year-old Kristjan in a cam chat. Their encounter marks the beginning of a transpersonal journey to the wounds of their souls.

Nevrland

Cordula Kablitz-Post'un yönettiği bu Alman filminde, 19. yüzyıl Avrupa'sının en büyük beyinlerini büyüleyen kadın Lou Andreas-Salomé, hayatını Ernst Pfeiffer'a anlatıyor. Yayınlanmış bir romancı, şair ve deneme yazarı olan Salomé'nin geleneklerden uzak bir hayat yaşama arzusu toplumu utandırsa da Friedrich Nietzsche, Paul Rée ve sevgilisi şair Rainer Maria Rilke de dahil olmak üzere diğerlerinde deha ve tutku uyandırdı. Sigmund Freud'un vesayeti altında ilk kadın psikanalist oldu.